Eğer 'İmam Hatipliyim' diyorsanız,hayatınızın sonuna kadar gururla,şerefle ama bir o kadar da sorumlulukla taşoyacağınız bir görev bir sorumluluk üstlenmişsiniz demektir.
Bizler,İmam Hatipte okumanın gönül ve fikir dünyamıza neler kattınığı çok iyi biliyoruz.
Bu okullarda eğitim görütken hem matematiksel olarak 5 rakamının 4 ten büyük olduğunu öğreniyor aynı zamanda inancımızda üstünlük helal olanda olduğu için Helal 4'ün de 5 ten büyük olduğunu da öğreniyoruz.
Masa başında okul derslerine çalışırken kalemimizle kağıda her dokunuşumuzda adeta Gazze'de annesi öldürülen çocuğun ağlama seslerini hissederek,bu zulmü yaşatan küfür simsarlarına da büyük bir darbe indirdiğimizi hayal ediyoruz.
İşte bu ruh ve heyecanı müslümanlara kazandırdığı için Türkiye'de bir dönem bu okullara ambargo uygulandı.
İnancından,tarihinden,kültüründen,kendisine ve inancına ait tüm değerlerden uzak bir nesil yetiştirme projesi uygulandığını,
bunun için eğitim sistemininalt üst edildiğini,başörtülü ablalarımızın örtüsünün başından çekilip alındığını,müslüman gençlerin devlet eliyle polisler tarafından joplanıp üniversitere alınmadığını,hatırlandığında daha bir çok utanç verici haksızlık ve zulümlerin yapıldığını bizler küçük yaşta olmamız hasebiyle pek fazla bilmesekte,
sizlerin birçoğu bu zulümleri yaşadınız,bu zulümlerin içinden geldiniz.
Fakat bu zulmü reva görenler bilmiyorlardı ki milletin bağrında yetişen bu tohumların boy vermesinin,meyveye durmasının önüne geçilemezdi.Onlar böyle yaparak İslamın nurunu söndürebileceklerini zannediyorlardı.Bir çiçekle baharın gelmeyeceğini zannediyorlardı fakat her baharın bir çiçekle başladığı gerçeğini de göz ardı ediyorlardı.
Nitekim Yüce Allah,mazisi İslâma hizmetkarlıkla geçmiş milletin torunlarının yüzünü kara çıkarmadı.
Kapısına kilit vurulmak,öğrencilerinin geleceği karartılmak,istenen imam hatipler ülkemize ve islam alemine hayırlı bir çok vatan evladı yetiştiren iman kalelerine dönüştü.
Fakat,mesele sadece 'İmam Hatipliyim' demekle, İmam Hatipte okumakla da maalesef bitmiyor.
Dağların yüklenmekten çekindiği bu yükü,bu inancı hakiki manada idrak edip,ilk önce fikirlerimizi ve fiiliyatımızı tanzim edip ardından özü sözü bir şekilde bu tavrı dışarıda da sergilememiz gerekiyor.Yoksa bu söylediklerimiz sadece edebiyatta kalır,'Hamasi' sözlerden ileri gitmez.
Hani Diyor ya Üstad Necip Fazıl : 'Namaz,camiden çıkınca,Hac Mekkeden dönünce,Ramazan,oruç bitince başlar.'
Bizlerin de hakiki mânâda İmam Hatipli olup olmadığımız da az önce belirttiğimiz üzre buralardan çıkıp bulunduğumuz ortamlarda takınacağımız duruşla belli olacaktır.
Rabbim,hepimizi Hakiki bir müslüman ve İmam hatipli eylesin..