İslam'da Çocuk Eğitimi
Selamünaleyküm
Allah'ın rahmeti hepimizin üzerine olsun.
İslâm fıtratı üzere doğan her çocuğun bu saflığını, temizliğini koruma vazifesi biz anne-babalara tevdi edilmiştir. Ailemiz'in neşesi, toplumumuzun bekâsı, yarınlarımızın ümidi olan çocukların terbiyesi büyük önem arz etmektedir. “Hepiniz çobansınız ve hepiniz güttüklerinizden mesulsünüz” (Buhârî, Vesâyâ, 9) hadis-i şerifiyle bu gerçeği ifade eden Efendimiz (sav) çocuklarımızın eğitimi noktasında ki sorumluluğun biz ebeveynlere ait olduğu bildirmiş, çocuklarına karşı sevgi ve şefkatli davranmak sûretiyle onlara düşkünlüğü ile bizlere örnek olmuştur.
Çocuklara meclisinde ve mescidinde daima yer ayıran Allah Resûlü (s.a.s), onlara değer vermiş, “geleceğin yetişkini” gözüyle bakmış ve haklarını korumuştur. Zira çocuk, Dünya hayatının süsü, geleceğimizin ise teminatıdır. Çocuk, evin bereketi, ailenin umudu, toplumun geleceğidir.
Hepimizin şu üç günlük dünya hayatında Rabbimize, birbirimize ve çevremize karşı sorumluluklarımız vardır. En önemli sorumluluklarımızdan biri de çocuklarımıza karşı olandır. Zira; Çocuklarımızın da biz ebeveynlerin üzerinde hakları vardır. Çünkü çocuk, kendisi küçük olsa da asla küçümsenemeyecek haklara sahiptir. Allah’ın emaneti olan çocuklarımızın haklarını korumak ise biz yetişkinlere düşmektedir.
Kız ya da erkek olduğuna bakmaksızın, her çocuğun dünyaya gelişini gönül rızası ile kabullenmek, onu sevgiyle ve dualarla karşılamak bizim görevimizdir. Ona güzel bir isim koymak, hak ettiği ilgiyi ve şefkati göstermek, kardeşleriyle arasında ayrım yapmadan adaleti gözetmek bizim sorumluluğumuzdur.
Özellikle dini eğitim konusunda çocuklarımıza ilk dini eğitim Aile'de verilmeye başlanmalı, dini prensipleri evvela biz ebeveynler kendimiz yaşayarak çocuklara örnek olmalı, çocuklarımıza hoşgörü ile yaklaşmalı, bir konuyu aktarırken konuları onların seviyesine indirgemeye çalışmalı, zaman zaman onları mükafatlandırmalı ve eğitimin en başında da ALLAH sevgisi esas olmalıdır.
Biz ebeveynler olarak evlatlarımızı "Önce Ahlak ve maneviyat" düsturuyla Rabbine layık bir kul, Allah rasülü'ne (sav) yakışır bir ümmet, vatana ve millete hayırlı bir birey olan nesiller yetiştirebilmenin, yarın ebedi aleme göç ettiğimizde ardımız da Amel-i salih (Salih amel) bırakmanın yollarını aramalıyız. Bu hafta ki köşe yazımıza Furkan suresi 74. ayette Kur'an-ı Kerim'in bizlere öğretmiş olduğu dua ile son vermek istiyorum; “Ey Rabbimiz..! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle..!”
Selam ve dua ile...