ÜMMETİN BİRLEŞMESİ MÜMKÜN MÜ?
Bilal Furkan ŞİMŞEK
Sözlükte “yönelmek; öne geçmek, imam olmak” mânalarındaki emm kökünden türeyen ümmet kelimesi “kendilerine peygamber gönderilmiş topluluk, kavim” gibi anlamlara gelmektedir. [1] Ümmet deyince aklımıza; bir inancı benimsemiş,aynı hedef ve doğrultuda dayanışma içerisinde yürüyen insan topluluğu aklımıza gelir.Doğal olarak aynı inancı benimseyen insanların birlik içinde olması gerektiği de kaçınılmaz bir gerçek ve zaruret olarak önümüzde durmaktadır. Efendimiz’in (sav) yaşadığı çağdan bu güne kadar,Ümmetin temsiliyeti ve birlikteliği farklı şekillerde tezahür etmiştir. Efendimiz’in (sav) ahirete intikal edişiyle birlikte İslam’ın temsiliyetini ve birliğini simgeleyen “Hilafet” olarak adlandırılan kurum ortaya çıkmış,ilk başta “Hulafai Raşidin” denilen Efendimiz’in (sav) güzide ashabının halife olduğu dönem başlamıştır.29 yıllık bu döndemden sonra Halifelik makamı farklı farklı coğrafya ve devletlere intikal etmiş,son olarak Osmanlı Devleti bu makamın emanetçisi iken devletin parçalanması ile birlikte etkinliğini yitirmiştir. Böylelikle yaklaşık 1300 yıl boyunca Müslümanların birliğini simgeleyen halifelik kurumu sona ermiş, bu süreçten itibaren