PARAYLA DEĞIL SIRAYLA!!!
Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm devletler,imparatorluklar,hanedanlar belli bir yönetim kadrosuna sahip olmuşlardır.Siz buna ister monarşi ister oligarşi istersenizde demokrasi deyin.Peki bu kadrolara hangi kişiler dahil olabilir.Kalite,bilgi,deneyim,güç sahibi(maddi veya manevi) kişiler dahil olur genelde.Şimdi dönelim o halde ülkemize.Gençlerimize odaklanalım.
Gençlerimiz vakitlerini nerede geçiriyorlar.Bir okey masasında mı yoksa bir kütüphanede mi veya bir camide,bir ilim meclisinde mi yoksa bir disko, barda mı? Peki orta yaşlı ebeveynlerimize bir dönüp bakalım.Ebeveynlerimiz,yetişkin bireylerimiz herşeyi çocuklarım için yapıyorum diyor ama ne yapıyor ne istiyor çocuğundan?Evladından okul derslerinde başarılı olmasını,dönem sonunda takdir almasını,okul süreci sonunda da diploma istiyor velilerimiz.Gelelim dedelerimize,ninelerimize onlar ne istiyorlar.Onlar ise ben okuyamadım torunum sen oku demekle yetiniyorlar.Ve bu komutları alan 15-16 yaşındaki delikanlı diplomaya,okul puanına odaklanıyor sadece.Sınavlardan kopyayla geçiyor veya sınavdan önce son gün çalışmayla yetiniyor.Ve 5-6 yıl sonra üniversite mezunu ama kalitesiz,deneyimsiz,şuursuz bir gencimiz daha hayat tornasından çıkıp geliyor dünya arenasına.Ve bu genci biz asrın mücahidi,asrın fatihi olarak görüyoruz.Gelelim ülkemiz yönetimine ,neredeyse yaş ortalaması 45-50.Ama ağzımızdan düşürmüyoruz sizler bizim geleceğimizsiniz demeyi.
Faniyiz,geçiciyiz demesini biliyoruz ama gençlere yatırım yapmıyoruz.Şuurlu,edepli,bilgili,deneyimli kısaca çağın gerçek ‘fatih’lerinin yetişmesini teşvik etmiyoruz.Ve gelelim diğer bir konuya gençlere sorumluluk vermiyoruz.Nasıl ki önceki yöneticilerden aldıysak görevi ,görev süremiz dolduğunda da görevi yeni nesillere devretme erdemine sahip olabilmeliyiz.Sonuçta bu işler Para ile değil Sırayla öyle değil mi?